Tam Demokrasi Platformu'ndan SETAM Etkinliğinde Çağrılar: "İnsanı Merkeze Alan Yeni Siyaset ve Sivil Toplum Öncülüğü" Tam Demokrasi Platformu heyeti Mehmet Bozdemir’in başkanlığında, Sosyal, Ekonomik, Teknolojik Araştırmalar Merkezi (SETAM) tarafından Ankara'da düzenlenen önemli bir etkinlikte Türkiye'nin siyasi geleceğine dair çarpıcı değerlendirmeler ve çözüm önerileri sundu. Platform Başkanı Mehmet Bozdemir ve Başkan Vekili Yunus Ekşi'nin konuşmalar yaptılar. Konuşmalarında mevcut siyasi yapıya yönelik eleştiriler, insan odaklı yeni bir siyaset anlayışı ve sivil toplumun siyasetteki rolünün güçlendirilmesi gerektiği vurgularıyla öne çıktı. Başkan Bozdemir: "Türkiye Potansiyelini Kötü Yönetim Nedeniyle Gerçekleştiremiyor" Etkinlikte topluluğa hitap eden Tam Demokrasi Platformu Başkanı Mehmet Bozdemir, Türkiye'nin muazzam potansiyeline rağmen mevcut siyasi yapı ve yönetim anlayışı nedeniyle ilerleyemediğini savundu. Merhum Cemil Meriç'in "ideolojiler insan beynine giydirilmiş deli gömlekleridir" sözüne atıfta bulunarak hür düşüncenin eksikliğine dikkat çeken Bozdemir, özgür düşünceden yoksun toplumların sürekli şikayet eden bir yapıya büründüğünü belirtti. Kendi bürokrasi geçmişinden örnekler veren ve merhum Necmettin Erbakan döneminde devletin yeniden yapılanması projesinde görev aldığını hatırlatan Bozdemir, "Türkiye'deki potansiyel hiçbir ülkede yok. Fakat bize bunun tam tersi öğretildi. Yıllarca yöneticilik yaptım, kötü yönetim kadar kötü bir şey yoktur. Bu ülke iyi yönetilmediği için potansiyelini gerçekleştiremedi," dedi. Bozdemir, Türkiye'nin rahatlıkla gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşabileceğini ancak "lider sultası" olarak tanımladığı mevcut siyasi yapının ve siyasi sirkülasyon eksikliğinin toplumsal gelişimin önünde engel teşkil ettiğini vurguladı. Gelişmiş ülkelerin insan hak ve özgürlüklerini merkeze alarak ilerlediğini, Türkiye'de ise odağın devletin korunması olduğunu belirten Bozdemir, "Hayat bir akış içerisindedir. Bir toplumda liderleri, kurtarıcıları beklerseniz, o toplumun önünü tıkamış olursunuz. Sirkülasyonlar lazım, insanların değişmesi lazım," ifadelerini kullandı. Mevcut siyasetin sorun çözmek yerine koltuk ve rant kavgasına dönüştüğünü, kimlik siyasetinin ön plana çıktığını ve uzun süreli tek parti iktidarına rağmen temel sorunların çözülemediğini savundu. Bu sorunlara çözüm üretmek amacıyla kurulan Tam Demokrasi Platformu'nun hedeflerini açıklayan Bozdemir, "Bugünkü siyasetten bir şey beklemek mümkün değil. Siyasetin yeniden yapılanması, insanı merkeze alan yepyeni bir siyaset anlayışı lazım. Biz bu maksatla Tam Demokrasi Platformu'nu oluşturduk," diyerek platformun toplumsal barışa katkı sunmak, demokrasiyi evrensel normlara taşımak, siyaseti sorgulamak, güçlü bir sivil toplum örgütlenmesi oluşturmak ve yeni siyasi alternatifler sunmak için çalıştığını belirtti. Başkan Vekili Ekşi: "Milletin Egemenliğini Sandığa Hapsedemeyiz! Sivil Toplum Öncülüğünde Yeni Paradigma Şart" Tam Demokrasi Platformu Başkan Vekili ve aynı zamanda Güçlü Türkiye Platformu Başkanı olan Yunus Ekşi ise konuşmasında, Türkiye'nin siyasi tıkanıklıklardan kurtulması için sivil toplum kuruluşlarının (STK) merkezde olduğu, millet egemenliğini hayatın her alanına yayan köklü bir siyaset paradigması değişikliğinin altını çizdi. Mevcut siyasi yapıyı "sorunun parçası" olarak nitelendiren Ekşi, STK'ları değişimin öncü gücü olmaya çağırdı. "Millet olarak bir çıkış yolu arıyoruz. Bu kısır döngüyü kırmak, milletçe kenetlenmek için buradayız!" diyen Ekşi, STK'ların artık siyasetin "arka bahçesi" olmaktan çıkıp doğrudan etkili aktörler olması gerektiğini vurguladı. "Sivil toplumun sessiz çığlığını, vicdanın gür sesini siyasete etkili kılmanın vaktinin geldiğine inanıyoruz," ifadelerini kullandı. Şeffaf, hesap verebilir ve çözüm odaklı bir yönetim anlayışının STK'lar ve siyasetçilerin ortak çabasıyla inşa edilebileceğini belirten Ekşi, "Ülke yönetiminde sivil toplum örgütlerinin paydaş yapılması, çözüm odaklı ve başarılı yeni bir siyasi paradigma oluşması için son derece önemlidir," dedi. Millet egemenliğinin sadece seçim dönemleriyle sınırlı kalamayacağını vurgulayan Ekşi, "Demokrasimizin temel taşı olan milletin egemenliği, 50+1’in gücüdür. Sandığa hapsedilen demokrasi yetmez! 50+1’in gücü, hayatın her alanında hissedilmeli!" çağrısında bulundu. İktidar ve muhalefetin seçmene aday dayattığı mevcut iki kutuplu yapıya karşı çıkarak, Meclis dışı partilerin, STK'ların ve halkın ortak bir platformda buluşacağı, doğrudan millet iradesine dayanan daha geniş bir siyasi yelpaze önerdi. Ekşi, STK'ların gönüllülük ruhu, samimiyeti ve birleştirici gücünün siyasete taşınması gerektiğini belirterek, "Artık, siyasetin bize lütfetmesini beklemekle yetinmeyeceğiz. Biz, gerekirse kendi kaderimizin mimarları olacağız," dedi. Bu yeni yolun pusulasının "insan onuru, adalet, eşitlik, barış, tam demokrasi, güçlü bir Türkiye, liyakat, ehliyet ve ahlak" olması gerektiğini vurguladı. Konuşmasını birlik ve umut mesajıyla tamamlayan Ekşi, "Gelin, el ele verelim, yürek yüreğe duralım ve sivil toplumun aydınlık yüzünü yeni bir çalışma sistemiyle siyasetin karanlıklarına bir umut ışığı olarak taşıyalım. Çünkü biz inanıyoruz ki, sevgiyle, adaletle ve dayanışmayla aşılamayacak hiçbir engel, çözülemeyecek hiçbir açmaz yoktur," diyerek ortak çalışma çağrısı yaptı. Platformlar Hakkında Güçlü Türkiye Platformu: Türkiye'nin potansiyeli, sivil toplumun rolü, siyasi tıkanıklıkların aşılması ile yola çıkarak, ülkenin genel olarak güçlenmesi, sivil toplumun karar alma süreçlerindeki etkinliğinin artırılması ve Türkiye'nin potansiyelini tam olarak ortaya koyabilmesi gibi amaçlara odaklanmaktadır. Platform birçok STK ile çözüm ortaklığı yapmaktadır. SETAM (Sosyal, Ekonomik, Teknolojik Araştırmalar Merkezi): Türkiye’nin karşılaştığı temel sorunlara yönelik bilimsel araştırmalar yapan, analizler üreten ve politika önerileri geliştiren bağımsız bir düşünce kuruluşudur. Etkinlik, diğer konuşmacılarında Tam Demokrasi Platformu'nun Türkiye'nin siyasi ve toplumsal geleceğine yönelik vizyonunu ve sivil toplumun bu süreçteki kritik rolüne dair güçlü mesajlarını kamuoyu ile paylaştığı önemli platform oldu.
Tam Demokrasi Platformu heyeti Mehmet Bozdemir’in başkanlığında, Sosyal, Ekonomik, Teknolojik Araştırmalar Merkezi (SETAM) tarafından Ankara'da düzenlenen önemli bir etkinlikte Türkiye'nin siyasi geleceğine dair çarpıcı değerlendirmeler ve çözüm önerileri sundu.
Platform Başkanı Mehmet Bozdemir ve Başkan Vekili Yunus Ekşi'nin konuşmalar yaptılar. Konuşmalarında mevcut siyasi yapıya yönelik eleştiriler, insan odaklı yeni bir siyaset anlayışı ve sivil toplumun siyasetteki rolünün güçlendirilmesi gerektiği vurgularıyla öne çıktı.
Başkan Bozdemir: "Türkiye Potansiyelini Kötü Yönetim Nedeniyle Gerçekleştiremiyor"
Etkinlikte topluluğa hitap eden Tam Demokrasi Platformu Başkanı Mehmet Bozdemir, Türkiye'nin muazzam potansiyeline rağmen mevcut siyasi yapı ve yönetim anlayışı nedeniyle ilerleyemediğini savundu. Merhum Cemil Meriç'in "ideolojiler insan beynine giydirilmiş deli gömlekleridir" sözüne atıfta bulunarak hür düşüncenin eksikliğine dikkat çeken Bozdemir, özgür düşünceden yoksun toplumların sürekli şikayet eden bir yapıya büründüğünü belirtti. Kendi bürokrasi geçmişinden örnekler veren ve merhum Necmettin Erbakan döneminde devletin yeniden yapılanması projesinde görev aldığını hatırlatan Bozdemir, "Türkiye'deki potansiyel hiçbir ülkede yok. Fakat bize bunun tam tersi öğretildi. Yıllarca yöneticilik yaptım, kötü yönetim kadar kötü bir şey yoktur. Bu ülke iyi yönetilmediği için potansiyelini gerçekleştiremedi," dedi.
Bozdemir, Türkiye'nin rahatlıkla gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşabileceğini ancak "lider sultası" olarak tanımladığı mevcut siyasi yapının ve siyasi sirkülasyon eksikliğinin toplumsal gelişimin önünde engel teşkil ettiğini vurguladı. Gelişmiş ülkelerin insan hak ve özgürlüklerini merkeze alarak ilerlediğini, Türkiye'de ise odağın devletin korunması olduğunu belirten Bozdemir, "Hayat bir akış içerisindedir. Bir toplumda liderleri, kurtarıcıları beklerseniz, o toplumun önünü tıkamış olursunuz. Sirkülasyonlar lazım, insanların değişmesi lazım," ifadelerini kullandı. Mevcut siyasetin sorun çözmek yerine koltuk ve rant kavgasına dönüştüğünü, kimlik siyasetinin ön plana çıktığını ve uzun süreli tek parti iktidarına rağmen temel sorunların çözülemediğini savundu.
Bu sorunlara çözüm üretmek amacıyla kurulan Tam Demokrasi Platformu'nun hedeflerini açıklayan Bozdemir, "Bugünkü siyasetten bir şey beklemek mümkün değil. Siyasetin yeniden yapılanması, insanı merkeze alan yepyeni bir siyaset anlayışı lazım. Biz bu maksatla Tam Demokrasi Platformu'nu oluşturduk," diyerek platformun toplumsal barışa katkı sunmak, demokrasiyi evrensel normlara taşımak, siyaseti sorgulamak, güçlü bir sivil toplum örgütlenmesi oluşturmak ve yeni siyasi alternatifler sunmak için çalıştığını belirtti.
Başkan Vekili Ekşi: "Milletin Egemenliğini Sandığa Hapsedemeyiz! Sivil Toplum Öncülüğünde Yeni Paradigma Şart"
Tam Demokrasi Platformu Başkan Vekili ve aynı zamanda Güçlü Türkiye Platformu Başkanı olan Yunus Ekşi ise konuşmasında, Türkiye'nin siyasi tıkanıklıklardan kurtulması için sivil toplum kuruluşlarının (STK) merkezde olduğu, millet egemenliğini hayatın her alanına yayan köklü bir siyaset paradigması değişikliğinin altını çizdi. Mevcut siyasi yapıyı "sorunun parçası" olarak nitelendiren Ekşi, STK'ları değişimin öncü gücü olmaya çağırdı.
"Millet olarak bir çıkış yolu arıyoruz. Bu kısır döngüyü kırmak, milletçe kenetlenmek için buradayız!" diyen Ekşi, STK'ların artık siyasetin "arka bahçesi" olmaktan çıkıp doğrudan etkili aktörler olması gerektiğini vurguladı. "Sivil toplumun sessiz çığlığını, vicdanın gür sesini siyasete etkili kılmanın vaktinin geldiğine inanıyoruz," ifadelerini kullandı. Şeffaf, hesap verebilir ve çözüm odaklı bir yönetim anlayışının STK'lar ve siyasetçilerin ortak çabasıyla inşa edilebileceğini belirten Ekşi, "Ülke yönetiminde sivil toplum örgütlerinin paydaş yapılması, çözüm odaklı ve başarılı yeni bir siyasi paradigma oluşması için son derece önemlidir," dedi.
Millet egemenliğinin sadece seçim dönemleriyle sınırlı kalamayacağını vurgulayan Ekşi, "Demokrasimizin temel taşı olan milletin egemenliği, 50+1’in gücüdür. Sandığa hapsedilen demokrasi yetmez! 50+1’in gücü, hayatın her alanında hissedilmeli!" çağrısında bulundu. İktidar ve muhalefetin seçmene aday dayattığı mevcut iki kutuplu yapıya karşı çıkarak, Meclis dışı partilerin, STK'ların ve halkın ortak bir platformda buluşacağı, doğrudan millet iradesine dayanan daha geniş bir siyasi yelpaze önerdi.
Ekşi, STK'ların gönüllülük ruhu, samimiyeti ve birleştirici gücünün siyasete taşınması gerektiğini belirterek, "Artık, siyasetin bize lütfetmesini beklemekle yetinmeyeceğiz. Biz, gerekirse kendi kaderimizin mimarları olacağız," dedi. Bu yeni yolun pusulasının "insan onuru, adalet, eşitlik, barış, tam demokrasi, güçlü bir Türkiye, liyakat, ehliyet ve ahlak" olması gerektiğini vurguladı.
Konuşmasını birlik ve umut mesajıyla tamamlayan Ekşi, "Gelin, el ele verelim, yürek yüreğe duralım ve sivil toplumun aydınlık yüzünü yeni bir çalışma sistemiyle siyasetin karanlıklarına bir umut ışığı olarak taşıyalım. Çünkü biz inanıyoruz ki, sevgiyle, adaletle ve dayanışmayla aşılamayacak hiçbir engel, çözülemeyecek hiçbir açmaz yoktur," diyerek ortak çalışma çağrısı yaptı.
Platformlar Hakkında
Güçlü Türkiye Platformu: Türkiye'nin potansiyeli, sivil toplumun rolü, siyasi tıkanıklıkların aşılması ile yola çıkarak, ülkenin genel olarak güçlenmesi, sivil toplumun karar alma süreçlerindeki etkinliğinin artırılması ve Türkiye'nin potansiyelini tam olarak ortaya koyabilmesi gibi amaçlara odaklanmaktadır. Platform birçok STK ile çözüm ortaklığı yapmaktadır.
SETAM (Sosyal, Ekonomik, Teknolojik Araştırmalar Merkezi): Türkiye’nin karşılaştığı temel sorunlara yönelik bilimsel araştırmalar yapan, analizler üreten ve politika önerileri geliştiren bağımsız bir düşünce kuruluşudur.
Etkinlik, diğer konuşmacılarında Tam Demokrasi Platformu'nun Türkiye'nin siyasi ve toplumsal geleceğine yönelik vizyonunu ve sivil toplumun bu süreçteki kritik rolüne dair güçlü mesajlarını kamuoyu ile paylaştığı önemli platform oldu.
Adınız Soyadınız
E-Posta
Girilecek rakam : 250144
Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.