ATIF ÖZGEN
1.KİMLİK VE İLETİŞİM BİLGİLERİ
Doğum Yeri ve Tarihi: KAYSERİ, 1948 İş: Sosyal Güvenlik Kurumundan Emekli (1973-2013) e-mail: ozgenatif@gmail.com
2. EĞİTİM
İlk ve orta öğrenimini Kayseri’de yaptı. Kayseri Lisesini bitirdikten sonra Yüksek öğrenimini Ankara’da tamamladı. 1968-1973 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümünde eğitim gördü. Yüksek Matematikçidir.
3. İŞ TECRÜBELERİ
Mesleki yaşamı Sosyal Güvenlik Kurumunda geçti. Kurumdaki 40 yılı bulan görevinde İstatistikçi, Eğitimci ve Araştırma Şube Müdürü olarak görev yaptı. Son olarak Kurumun, Koordinasyon ve Bilgilendirme Dairesinde Rehberlik Merkezi Müdürü iken emekli oldu. Çalışma yaşamında uzman sıfatıyla sosyal güvenlik, sağlık ve istihdam konulu yazıları Mercek, İşveren, Sosyal Güvenlik Dünyası ve SGK Bülteni gibi dergilerde yayımlandı.
4. MEVCUT DURUM
Halen bir sivil toplum kuruluşu olan İnsani Değerler Derneğinin Kurucu üyelerinden olup, Dernekte Yönetim Kurulu Üyeliği yanında Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapmaktadır. Demokraside Birlik Vakfının da üyesidir. Derneğin internet sitesindeki Köşesinde, yazar olarak konusu insanın maddi ve manevi yapısını ele alan makale ve sohbet türü yazıları yer almaktadır. Aynı yazılar Türkuaz Haber Ajansının sitesindeki Köşesinde de yayımlanmaktadır. Özgen evli ve iki çocuk babasıdır.
5. YAZARIN SOSYAL GÜVENLİK, SAĞLIK VE İSTİHDAM KONULU MUHTELİF DERGİLERDE YAYIMLANAN DİĞER YAZILARI
1. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlik Sisteminde Yeni Arayışlar, Yıl:2, Sayı:7- 8, Şubat-Haziran 2000 2. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Sigorta Kurumlarının Mevcut Durumu Işığında Sosyal Güvenlik Sisteminin Geleceği, Yıl:4, Sayı:10, Nisan 2001
3. Sosyal Güvenlik Dünyası, Çalışan veya Sokakta Yaşayan Çocukların Sorunları,Yıl:4 Sayı:12, Ağustos-Aralık 2001 4. Sosyal Güvenlik Dünyası, SSK Teşkilat Yapısı ve Tahsis Mevzuatı, Yıl:5, Sayı:23, Ocak-Şubat 2004 5. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlik Sistemine Temel Yaklaşımlar ve Yapısal Reformlar, Yıl:6, Sayı: 26, Temmuz- Ağustos 2004 6. MESS Mercek Dergisi, Sosyal Güvenlik Sistemine Temel Yaklaşımlar ve Yapısal Reformlar, Yıl:9, Sayı:36, Ekim 2004 7. Sosyal Güvenlik Dünyası, Genel Sağlık Sigortası Gerçekleşecek Mi?, Yıl:7, Sayı:28, Kasım-Aralık 2004 8. Çözüm Sağlık/ Bilişim Haber, Sağlık Sisteminin İyileştirilmesi ve Genel Sağlık Sigortası, Sayı:7, Ocak- Şubat 2005 9. Sosyal Güvenlik Dünyası, SSK da Rehberlik Hizmetleri, Yıl: 7, Sayı: 29, Ocak- Şubat 2005 10. Sosyal Güvenlik Dünyası, Çalışma Yaşamında Çocuk, Yıl:7, Sayı:30, Mart- Nisan 2005 11. Sosyal Güvenlik Dünyası, SSK da Yaşlılık Sigortası Uygulamaları, Yıl: 7, Sayı: 31, Mayıs- Haziran 2005 12. MESS Mercek Dergisi, İşsizlik Sorununun Bir Yansıması: ‘Genç ve Eğitimli İşsizler, Yıl:10, Sayı: 39, Temmuz 2005 13. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlik Sisteminde Sigorta Primini İyileştirme Uygulamaları, Yıl: 8, Sayı: 33, Eylül- Ekim 2005 14. Sosyal Güvenlik Dünyası, Yeşil Kart Uygulamasının Sağlık ve Sosyal Güvenlik Sistemimiz İçindeki Yeri, Yıl: 8, Sayı: 34, Kasım- Aralık 2005 15. TİSK İşveren Dergisi, İşsizlik Sorununun Sosyal Boyutu, Cilt: 44, Sayı:4, Ocak 2006 16. Sosyal Güvenlik Dünyası, SSK Sağlık Harcamaları Neden Artıyor?, Yıl: 8, Sayı:35, Ocak- Şubat 2006 17. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlik Sisteminde Köklü Değişim Yeni Sorunlara Yol Açar Mı?, Yıl. 8, Sayı: 36, Mart- Nisan 2006 18. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sağlık Sisteminde Yeni Düzenlemeler ve Özel Hastane Uygulamaları, Yıl: 8, Sayı: 37, Mayıs- Haziran 2006 19. MESS Mercek Dergisi, Sosyal Güvenlikte Yeni Dönem: Yapısal Değişim Sorunları Çözecek Mi?, Yıl: 11, Sayı: 43, Temmuz 2006 20. TİSK İşveren Dergisi, Bir Toplumsal Sorun: Genç İşsizler, Cilt: 45, Sayı: 4-5, Ocak-Şubat 2007 21. Sosyal Güvenlik Dünyası, Emeklilik Sisteminde Temel Sorun Yaş Mı?, Yıl: 9, Sayı: 41, Ocak- Şubat 2007 22. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sağlık Sisteminde Yeni Düzenlemeler ve Sağlık Harcamaları, Yıl: 9, Sayı: 42, Mart- Nisan 2007 23. Sosyal Güvenlik Dünyası, Yoksulluk ve Yolsuzluklardan Arınmış Bir Sosyal Güvenlik Sistemi, Yıl:9, Sayı: 43, Mayıs- Haziran 2007 24. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlik Sisteminde Yardım ve Dayanışma, Yıl: 10, Sayı: 45, Eylül- Ekim 2007 25. MESS Mercek, Türkiye’de İşsizlik ve İstihdam Sorununa Yönelik Arayışlar, Yıl: 12, Sayı: 48, Ekim 2007 26. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlikte Yeniden Yapılanma ve ‘Tek Çatı, Sorunu, Yıl: 10, Sayı: 46, Kasım- Aralık 2007 27. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlikte Zorlu Dönemeç, Yıl: 10, Sayı: 48, Mart- Nisan 2008 28. MESS Mercek, Sosyal Güvenlikte Geçiş Dönemi,, Yıl: 13, Sayı: 50, Nisan 2008 29. Sosyal Güvenlik Dünyası, Kayıt Dışı İstihdam ve Yaşanan Sorunlar, Yıl: 10, Sayı: 50, Temmuz- Ağustos 2008 30. TİSK İşveren Dergisi, Küresel Ekonomik Kriz ve İşsizlik, Cilt. 47, Sayı. 2, Kasım 2008 31. MESS Mercek Dergisi, Ekonomik Kriz ve Sosyal Yaşam, Yıl: 14, Sayı: 53, Ocak 2009 32. TİSK İşveren Dergisi, İstihdamın Korunmasında ve Geliştirilmesinde Yaşanan Sorunlar, Cilt: 47, Sayı: 8, Mayıs 2009 33. Sosyal Güvenlik Dünyası, Genç İşsizlerin Önceliği: ‘İstihdam, Yıl: 12, Sayı: 62, Ekim 2009 34. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sağlık Sistemi ve Yeşil Kart Uygulaması, Yıl: 12, Sayı: 64, Aralık 2009 35. MESS Mercek Dergisi, Gençlerinde Hayalleri Var!.., Yıl: 15, Sayı: 58, Nisan 2010 36. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Yardım ve Hizmetler Sosyal Güvenlik Sistemi İçinde Düzenlenebilir Mi?, Yıl: 13, Sayı: 67, Mayıs- Haziran 2010 37. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sağlık Sistemi ve Yeni Gelişmeler, Yıl: 13, Sayı: 69, Eylül- Ekim 2010 38. MESS Mercek Dergisi, Yaşlanan Nüfus ve Sosyal Güvenlik Sistemi, Yıl: 16, Sayı: 61, Ocak 2011 39. SGK Bülteni, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Kayıt Dışı İstihdam, Sayı: 39, Ocak- Şubat 2011 40. SGK Bülteni, Sosyal Güvenlik Kurumunun Yenilenen Vizyonu, Sayı: 40, Mart- Nisan 2011 41. MESS Mercek Dergisi, Türkiye’de Kadın İstihdamının Yansıttığı Gerçekler, Yıl: 16, Sayı: 62, Nisan 2011 42. MESS Mercek Dergisi, Mesleki Eğitim Sistemi ve İstihdam, Yıl: 16, Sayı: 63, Temmuz 2011 43. MESS Mercek Dergisi, Dünyada ve Türkiye’de Yoksulluk, Yıl: 17, Sayı: 65, Ocak 2012 44. TİSK İşveren Dergisi, Küresel Ekonomik Krizin Seyri ve Sosyal Boyutu, Cilt: 50, Sayı: 1, Ocak- Şubat 2012 45. İNŞAAT Sanayii Dergisi, Gelişen İnşaat Sektörü ve İstihdam, Yıl: 22, Sayı: 129, Ocak- Şubat 2012 46. Sosyal Güvenlik Dünyası, Özürlülerin Sosyal Güvenliği, Yıl: 15, Sayı: 77, Ocak- Şubat 2012 47. MESS Mercek Dergisi, Türkiye’de Kadın Potansiyeli ve Kadın Girişimciliği, Yıl: 17, Sayı: 66, Nisan 2012 48. Sosyal Güvenlik Dünyası, Sosyal Güvenlikte Kapsam Sorunu ve Genel Sağlık Sigortası, Yıl: 15, Sayı: 79, Mayıs- Haziran 2012 49. Sosyal Güvenlik Dünyası, İş Kazaları ve İş Güvenliği Alanında Ne Durumdayız?, Yıl: 15, Sayı: 80, Temmuz- Ağustos 2012 50. TİSK İşveren Dergisi, Sosyal Güvenlik Sistemi ve Yeni Gelişmeler, Cilt: 50, Sayı: 6, Kasım- Aralık 2012 51. Sosyal Güvenlik Dünyası, İstihdam Amaçlı Mesleki Eğitim Sistemi, Yıl: 16, Sayı: 83, Ocak- Şubat 2013 52. Sosyal Güvenlik Dünyası, Türkiye’de Emeklilik Sistemi, Yıl: 16, Sayı: 84, Mart- Nisan 2013 53. TİSK İşveren Dergisi, Genç İşsizliği ve İstihdam Üreten Girişimcilik, Cilt:53, Sayı 2, Mart- Nisan 2015 54. TİSK İşveren Dergisi, Dünyada ve Türkiye’de Göç Sorunu, Mülteci Krizinin Sosyal Boyutu, Ocak-Şubat 2016, Cilt 54, Sayı 1 55. TİSK İşveren Dergisi, Mülteci Krizi Bir İnsanlık Krizidir!.., Mart-Nisan 2016, Cilt 54, Sayı 2
Toplumsal yapı içinde kanıksanan ama giderek toplumda yaşayan insanları gün geçtikçe daha fazla huzursuz eden bir şiddet ortamı ile karşı karşıya bulunmaktayız. Şiddet kültürünün kronikleşmiş olması, toplumsal yapıda sıradan olaylar olarak düşünülmesi, şiddeti sonlandırmada önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Şiddet, boyutları giderek büyüyen, toplumun değişik kesimlerine yayılma istidadı gösteren bir görüntüye sahip bulunmaktadır. Kadınlarımıza yönelik şiddet, aile içi şiddet, eğitim kurumlarında şiddet, sokakta yaşanan maganda şiddeti; şiddet kültürü içinde ayrı ayrı ele alınması zorunlu bir özellik göstermektedir. Bilimsel açıdan günümüzde şiddet kültürünün genişlemesine yol açan nedenler, şiddeti uygulayanların eğitim düzeyi ile şiddetin yol açtığı sonuçlar, bu konuda yapılan araştırmalar ışığında değerlendirilmektedir. Toplumun refah ve eğitim düzeyinin yüksek olması; huzur içinde yaşayan bir toplumun inşası açısından dikkate alınmasında yarar gözetilen bir duruma işaret eder. Şiddet odaklı adli vakaların en aza indirildiği bir refah ve huzur toplumunu inşa etmek elbette kolay değildir. Şiddeti mevcut haliyle kanıksamak yerine; genişlemesini ve yaygınlaşmasının önüne geçmek, emniyet tedbirleri yanında, toplumda ekonomik refah ve eğitim düzeyini artırıcı çözümleri sağlamak daha uygun bir çözüm tekniği olacaktır. ŞİDDET KÜLTÜRÜ İÇİNDE KABA KUVVET Gerçekte şiddetin özü kaba kuvvete dayanır. Sonu ölümle sonuçlanan her türlü şiddet kaba kuvvetin diğer bir ifadeyle orantısız kuvvetin sonucudur. Günümüzde şiddetin boyutu, günbegün yaşananlar, birçok basın organında şiddeti okura yansıtan ayrı bir sahifenin ayrılmasına neden olmuş olup, şiddete ilişkin veriler yapılan yorumların yanında sayısal olarak ta okuyucuya aktarılmaktadır. Bir örnek olması açısından kadınlarımıza yönelik şiddeti yansıtan verilerde 2023 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla 360 a yakın kadın hayatını kaybetmişti. Bu rakam geçmiş yılları kapsayacak şekilde değerlendirildiğinde karşımıza ciddiye alınması zorunlu bir durum çıkmaktadır. Basına yansıyan şiddet haberlerini okuduğumuzda artık her gün kaç kadının öldürüldüğünü, aile içi şiddete kurban giden çocukların yansıttığı acıyı ve bunların yanında şehir eşkıyaları ile mafya aleminde öldürülen insanların haberlerini okumaktayız. Basının verdiği haberlerden dikkati çeken bir başka hususta şiddeti uygulayanların kullandığı cinayet aleti ile ilgilidir. Cinayeti işleyenlerin genellikle ateşli silah, kesici alet veya akla hayale gelmeyen yöntemlerin kullanması, şiddetin kaba kuvvete dönüştürüldüğünün birer delili durumundadır. Bunların yanında cinayete yol açan şiddet eğilimli kişilerin; kimyasal madde, balta, kılıç, bıçak ve benzeri silahlara başvurması da uygulanan şiddetin boyutu konusunda fikir vermektedir. ŞİDDETİN KONTROLÜ VE İNSANİ DEĞERLER İnsani değerleri yaşayan ve yaşatan bir toplum olmaktan hızla uzaklaşmamız şiddetin yaygınlaşmasında önemli bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Asırlardır toplumsal yapımızda yaşatılmaya çalışılan insani, milli ve manevi değerlerimizin zayıflaması sonucu; merhamet, sevgi, saygı ve hoşgörüden uzak bir yapı oluştu. Şiddetin önüne geçme veya azaltılması, insani değerlerimizi yaşama ve yaşatmaktan geçmektedir. Anlık öfkeyi kontrol altına almak, aile içinde veya toplumda yaşanan şiddeti önlemek, toplumun bilhassa sağlıklı aile yapımız elzem bir durumdur. İnsani değerler esasında eğitim yoluyla kazandırılan, bir yaşam düsturu haline getirilmesi gereken değerlerdir. Eğitim kurumlarımızın başında yer alan okullarımızda öğrencilere öğrenme tekniği yanında eğitiminde özünü verebilmeliyiz. Eğitim ailede başlayan okulda sürdürülen, birbirini tamamlayan bir yapıda oluşturulmalı ve sürdürülebilir olmalıdır. Atıf ÖZGEN İDD Kurucu Üyesi ve Denetleme Kurulu Başkanı e-mail: ozgenatif@gmail.com
Toplumsal yapı içinde kanıksanan ama giderek toplumda yaşayan insanları gün geçtikçe daha fazla huzursuz eden bir şiddet ortamı ile karşı karşıya bulunmaktayız.
Şiddet kültürünün kronikleşmiş olması, toplumsal yapıda sıradan olaylar olarak düşünülmesi, şiddeti sonlandırmada önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.
Şiddet, boyutları giderek büyüyen, toplumun değişik kesimlerine yayılma istidadı gösteren bir görüntüye sahip bulunmaktadır.
Kadınlarımıza yönelik şiddet, aile içi şiddet, eğitim kurumlarında şiddet, sokakta yaşanan maganda şiddeti; şiddet kültürü içinde ayrı ayrı ele alınması zorunlu bir özellik göstermektedir.
Bilimsel açıdan günümüzde şiddet kültürünün genişlemesine yol açan nedenler, şiddeti uygulayanların eğitim düzeyi ile şiddetin yol açtığı sonuçlar, bu konuda yapılan araştırmalar ışığında değerlendirilmektedir.
Toplumun refah ve eğitim düzeyinin yüksek olması; huzur içinde yaşayan bir toplumun inşası açısından dikkate alınmasında yarar gözetilen bir duruma işaret eder.
Şiddet odaklı adli vakaların en aza indirildiği bir refah ve huzur toplumunu inşa etmek elbette kolay değildir.
Şiddeti mevcut haliyle kanıksamak yerine; genişlemesini ve yaygınlaşmasının önüne geçmek, emniyet tedbirleri yanında, toplumda ekonomik refah ve eğitim düzeyini artırıcı çözümleri sağlamak daha uygun bir çözüm tekniği olacaktır.
ŞİDDET KÜLTÜRÜ İÇİNDE KABA KUVVET
Gerçekte şiddetin özü kaba kuvvete dayanır. Sonu ölümle sonuçlanan her türlü şiddet kaba kuvvetin diğer bir ifadeyle orantısız kuvvetin sonucudur.
Günümüzde şiddetin boyutu, günbegün yaşananlar, birçok basın organında şiddeti okura yansıtan ayrı bir sahifenin ayrılmasına neden olmuş olup, şiddete ilişkin veriler yapılan yorumların yanında sayısal olarak ta okuyucuya aktarılmaktadır.
Bir örnek olması açısından kadınlarımıza yönelik şiddeti yansıtan verilerde 2023 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla 360 a yakın kadın hayatını kaybetmişti. Bu rakam geçmiş yılları kapsayacak şekilde değerlendirildiğinde karşımıza ciddiye alınması zorunlu bir durum çıkmaktadır.
Basına yansıyan şiddet haberlerini okuduğumuzda artık her gün kaç kadının öldürüldüğünü, aile içi şiddete kurban giden çocukların yansıttığı acıyı ve bunların yanında şehir eşkıyaları ile mafya aleminde öldürülen insanların haberlerini okumaktayız.
Basının verdiği haberlerden dikkati çeken bir başka hususta şiddeti uygulayanların kullandığı cinayet aleti ile ilgilidir.
Cinayeti işleyenlerin genellikle ateşli silah, kesici alet veya akla hayale gelmeyen yöntemlerin kullanması, şiddetin kaba kuvvete dönüştürüldüğünün birer delili durumundadır.
Bunların yanında cinayete yol açan şiddet eğilimli kişilerin; kimyasal madde, balta, kılıç, bıçak ve benzeri silahlara başvurması da uygulanan şiddetin boyutu konusunda fikir vermektedir.
ŞİDDETİN KONTROLÜ VE İNSANİ DEĞERLER
İnsani değerleri yaşayan ve yaşatan bir toplum olmaktan hızla uzaklaşmamız şiddetin yaygınlaşmasında önemli bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır.
Asırlardır toplumsal yapımızda yaşatılmaya çalışılan insani, milli ve manevi değerlerimizin zayıflaması sonucu; merhamet, sevgi, saygı ve hoşgörüden uzak bir yapı oluştu.
Şiddetin önüne geçme veya azaltılması, insani değerlerimizi yaşama ve yaşatmaktan geçmektedir. Anlık öfkeyi kontrol altına almak, aile içinde veya toplumda yaşanan şiddeti önlemek, toplumun bilhassa sağlıklı aile yapımız elzem bir durumdur.
İnsani değerler esasında eğitim yoluyla kazandırılan, bir yaşam düsturu haline getirilmesi gereken değerlerdir. Eğitim kurumlarımızın başında yer alan okullarımızda öğrencilere öğrenme tekniği yanında eğitiminde özünü verebilmeliyiz.
Eğitim ailede başlayan okulda sürdürülen, birbirini tamamlayan bir yapıda oluşturulmalı ve sürdürülebilir olmalıdır.
Adınız Soyadınız
E-Posta
Girilecek rakam : 787615
Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.