Çağımızda en etkili kandırma yollarından biri de sayılarla aldatmaktır. Sayıların matematikle ilgili olması, bizde bilimsel bir kesinlik duygusu uyandırması yanılmamızı kolaylaştırmaktadır. Sayılarla aldatmak ticarette, siyasette sık kullanılan bir yöntemdir. İstatistiki olarak önümüze konulan veriler insanların dürüstlüğüne bağlı olarak bizi aydınlatacağı gibi gerçeklerin karartılmasında da önemli rol oynarlar. Gregg Easterbrook “Sayılara işkence edin, ne isterseniz onu itiraf ederler.” Diyerek sayılarla, istatistiklere istediğimiz gibi oynayacağımızı belirtir. Yine Yaygın bir deyişe göre, “Üç çeşit yalan vardır; yalanlar, büyük yalanlar ve istatistikler.” Aslında yalan söyleyen istatistikler değildir. İstatistiklere yalan söyleten insanlardır. Fakat bize sunulan sayılardan, istatistiklerden ziyade onu bize servis eden insanların doğru insanlar mı yanlış insanlar mı olduğuna dikkat etmezsek hep yanılırız. Sayıları istediğiniz gibi çarpıtabilirsiniz. Örneğin Başkan Trump, Afganistan’da görev yapan askerlere yönelik olarak oranın ne kadar güvenli olduğunu belirtmek için “Afganistan gibi yerler ülkemizin iç kısımlarında bulunan bazı şehirlerinden daha güvenli” şeklinde konuşmuştur. Dayandığı nokta 2001 ile 2016 arasında Şikago’da 7.916 cinayet işlendiği, oysa aynı tarihlerde Afganistan’da 2.384 Amerikalı öldürüldüğü idi. Oysa aynı tarihlerde Afganistan’da 2.384 ü Amerikalı olmak üzere 100.000 nin üzerinde insan öldürülmüştü. Sayıları istatistikleri amacınız doğrultusunda yönetebilirsiniz. İşsizlik oranı fazla mı görünüyor? Liseleri üç yıldan dört yıla çıkarırsınız. Birdenbire işsizlik oranı azalır. Çünkü artık işsiz görünecek birçok kişi öğrenci görünecektir. Avrupa Birliğine gireceksiniz. Nüfusa oranla öğrenim seviyesi az mı görünüyor? Açık öğretimle herkesi üniversite öğrencisi yaparsınız ve diploma dağıtırsınız, bir anda ülkenin öğrenim seviyesi yükselir. Avrupa Birliğine göre nüfusunuz genelde köylü mü görünüyor? Bir Büyükşehir Belediye Kanunu çıkarırsınız, köyleri ilin veya ilçenin mahallesi haline getirirsiniz. Bir anda köylü nüfus azalır şehirli nüfusu çoğalır. Ülkenin GSMH mı (Gayri Safi Milli Hasıla) düşük? Ülkenin yer altı kaynaklarını, ormanlarını yabancılara satarsınız. GSMH bir anda yükselir. Bunu ekonomik bir başarı olarak gösterirsiniz. Ama karşılığında cennet vatanınız çöle dönmüştür. Ödülü gösterirsiniz ödülden daha büyük bedeli göstermezsiniz. Bunları neden mi yazıyorum? Siyasetçiler sürekli önümüze sayılarla, istatistiklerle çıkıyor. Ben artık sayılara, istatistiklere bakmıyorum. Bize bunu sunan insanların karakterine bakıyorum. Sayıların ve istatistiklerin yalan söylemeyeceğini biliyorum. Ama insanların yalan söyleyeceğini bununla birlikte sayılara ve istatistiklere de yalan söyleteceğini biliyorum. Av. Durdu GÜNEŞ
Çağımızda en etkili kandırma yollarından biri de sayılarla aldatmaktır. Sayıların matematikle ilgili olması, bizde bilimsel bir kesinlik duygusu uyandırması yanılmamızı kolaylaştırmaktadır. Sayılarla aldatmak ticarette, siyasette sık kullanılan bir yöntemdir. İstatistiki olarak önümüze konulan veriler insanların dürüstlüğüne bağlı olarak bizi aydınlatacağı gibi gerçeklerin karartılmasında da önemli rol oynarlar. Gregg Easterbrook “Sayılara işkence edin, ne isterseniz onu itiraf ederler.” Diyerek sayılarla, istatistiklere istediğimiz gibi oynayacağımızı belirtir. Yine Yaygın bir deyişe göre, “Üç çeşit yalan vardır; yalanlar, büyük yalanlar ve istatistikler.” Aslında yalan söyleyen istatistikler değildir. İstatistiklere yalan söyleten insanlardır. Fakat bize sunulan sayılardan, istatistiklerden ziyade onu bize servis eden insanların doğru insanlar mı yanlış insanlar mı olduğuna dikkat etmezsek hep yanılırız.
Sayıları istediğiniz gibi çarpıtabilirsiniz. Örneğin Başkan Trump, Afganistan’da görev yapan askerlere yönelik olarak oranın ne kadar güvenli olduğunu belirtmek için “Afganistan gibi yerler ülkemizin iç kısımlarında bulunan bazı şehirlerinden daha güvenli” şeklinde konuşmuştur. Dayandığı nokta 2001 ile 2016 arasında Şikago’da 7.916 cinayet işlendiği, oysa aynı tarihlerde Afganistan’da 2.384 Amerikalı öldürüldüğü idi. Oysa aynı tarihlerde Afganistan’da 2.384 ü Amerikalı olmak üzere 100.000 nin üzerinde insan öldürülmüştü. Sayıları istatistikleri amacınız doğrultusunda yönetebilirsiniz.
İşsizlik oranı fazla mı görünüyor? Liseleri üç yıldan dört yıla çıkarırsınız. Birdenbire işsizlik oranı azalır. Çünkü artık işsiz görünecek birçok kişi öğrenci görünecektir. Avrupa Birliğine gireceksiniz. Nüfusa oranla öğrenim seviyesi az mı görünüyor? Açık öğretimle herkesi üniversite öğrencisi yaparsınız ve diploma dağıtırsınız, bir anda ülkenin öğrenim seviyesi yükselir. Avrupa Birliğine göre nüfusunuz genelde köylü mü görünüyor? Bir Büyükşehir Belediye Kanunu çıkarırsınız, köyleri ilin veya ilçenin mahallesi haline getirirsiniz. Bir anda köylü nüfus azalır şehirli nüfusu çoğalır. Ülkenin GSMH mı (Gayri Safi Milli Hasıla) düşük? Ülkenin yer altı kaynaklarını, ormanlarını yabancılara satarsınız. GSMH bir anda yükselir. Bunu ekonomik bir başarı olarak gösterirsiniz. Ama karşılığında cennet vatanınız çöle dönmüştür. Ödülü gösterirsiniz ödülden daha büyük bedeli göstermezsiniz.
Bunları neden mi yazıyorum? Siyasetçiler sürekli önümüze sayılarla, istatistiklerle çıkıyor. Ben artık sayılara, istatistiklere bakmıyorum. Bize bunu sunan insanların karakterine bakıyorum. Sayıların ve istatistiklerin yalan söylemeyeceğini biliyorum. Ama insanların yalan söyleyeceğini bununla birlikte sayılara ve istatistiklere de yalan söyleteceğini biliyorum.
Av. Durdu GÜNEŞ
Adınız Soyadınız
E-Posta
Girilecek rakam : 240833
Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.